CERN’deki zorlu koşullara uyum sağlayacak ‘robot köpek’

Robotun dört ayaklı manevra becerisi, diğer robotların erişemediği sıkışık ve dağınık deney alanlarını gözetlemesine yardımcı oluyor.

İsviçre’nin Cenevre şehrindeki Büyük Hadron Çarpıştırıcısı’nın yer altındaki karanlık bölgeleri herkese göre değil. Dünyanın en güçlü parçacık hızlandırıcısı, proton ve diğer atom altı parçacıkları neredeyse ışık hızında çarpıştırıyor ve bunun sonucunda insanlara zararlı olabilecek seviyelerde radyasyon yayılabiliyor. Tesis genelindeki kompakt, karışık alanlar ve düz olmayan yüzeyler, yere sağlam basmayı bir gereklilik haline getiriyor.

ROBOT KÖPEK ORADA DA İŞE YARIYOR

Populer Science Türkçe’nin aktardığı ayrıntılara göre Avrupa Nükleer Araştırma Organizasyonunda (CERN) çalışan bilim insanları ise sorunu çözmek için köpeklerden ilham alan, dört ayaklı robotlara yöneliyorlar. Bu hafta CERN, kısa süre önce geliştirdiği CERNquadbot robotunu sergiledi. Bu hafta kısa süre önce geliştirdiği CERNquadbot robotunu sergileyen CERN, robotun tesisin en büyük deney alanı olan Kuzey Alan’daki ilk radyasyon ölçümünü başarıyla tamamladığını aktarıyor. CERN önümüzdeki süreçte “Robodog”unu diğer deney mahzenlerinden geçirerek, bu alanları analiz edip tehlikeleri tespit etmeyi planlıyor.

CERN’in neden robot bir köpeğe ihtiyacı var?

LHC’nin deney mağaralarının tehlikeli ve bazen de sıkışık bölgeleri, hem insan işçiler hem de geçmişteki robot tasarımları için tehlike oluşturuyor. Geçici radyasyon seviyeleri ve alevler ya da olası su sızıntıları gibi diğer çevresel tehlikeler, bazı bölgeleri insanlar için erişilemez kılabiliyor. CERN’in geçmişteki diğer robotları güçlü robotik kollarıyla belli bir mesafeden ağır cisimleri taşımada maharetli olsa da, düz olmayan zeminlerden geçerken zorlanıyorlardı. Çoğunlukla tekerlekli ve paletli olan bu robotlar için merdiven çıkmak da zordu.

CERN’in robot köpeği işte burada devreye giriyor. CERNquadbot’un bir köpeğinkine benzeyen dört bacağı; yukarı, aşağı ve yana doğru gitmesine olanak sağlıyor. Robot bu esnada da yer yüzeyinde bulunan ufak değişikliklere uyum sağlıyor. Robotu iş başındayken gösteren bir videoda, robot dört metal bacağını da kullanarak kaldırım ve metal ızgaralı bir zemin gibi görünen yerlerden geçiyor ve tüm bunları yaparken üzerindeki algılayıcılar ile etrafını analiz ediyor.

Yakınında bulunan bir insan operatörün ise kumanda kullanarak robota yön verdiği görülebiliyor. Robot ayrıca kısa bir süreliğine iki arka bacağı üzerinde durabiliyor. Robodog geçtiğimiz gün engellerle dolu olduğu söylenen Kuzey alandaki test koşusunda, farklı manevra kabiliyetlerinin tümünü kullanmak durumunda kalmış.

CERN’in Kontrol, Elektronik ve Mekatronik robotik mühendisi Chris McGreavy, “Zeminde kayan ve hareket eden çok sayıda gevşek kablo ve boru demetleri bulunuyor” diyor bir açıklamada. “Tekerlekli robotlar bunları geçemiyor. İnsanlar için bile zor.”

Neyse ki Robodog, bu işlerin üstesinden gelebiliyor. Diğer canlı köpeklerin aksine, robot köpek ödül için lezzetli bir atıştırmalık istemiyor.

“Hiç sorun çıkmadı: Robot, yaptığımız inceleme boyunca tamamen istikrarlıydı” diye ekliyor McGreavy.

Testin başarıyla tamamlanmasıyla beraber CERN, robotun özelliklerini geliştirdiğini ve robot ile haleflerini deney mağaralarında konuşlandırmaya hazırlandığını söylüyor. Bunların içerisinde, kuark-glüon plazmasını incelemek için kullanılan ALICE dedektörü de var. Söz konusu alanlar genelde CERN’in manevra kabiliyeti daha düşük olan diğer robotlarının zorlanacağı merdivenler ve başka karmaşık yüzeyler barındırıyor. Robot köpekler içeri girdiklerinde, alanı alev ve su sızıntıları gibi tehlikeler için gözlemleyecek veya alarmlara hızla yanıt verecek.

KÖPEKTEN İLHAM ALAN ROBOTLAR, İNSANLARIN GİDEMEDİĞİ YERLERE GİDİYOR

Dört ayaklı robotlar, insanların veya daha büyük robotların çok külfetli ya da tehlikeli oldukları için erişemediği alanlara çevik biçimde erişme kabiliyetleriyle son yıllarda çok sayıda endüstride popülerlik kazandı. Belki de şu an piyasadaki en bilinen dört ayaklı robot olan Boston Dynamics’in “Spot” robotu, açık denizlerdeki tehlikeli petrol sondaj bölgelerini incelemede, terk edilmiş eski maden tesislerini araştırmada ve hatta ABD’nin Atlanta şehrindeki büyük bir stadyumu izlemede kullanıldı. Daha tartışmalı şeyler de yapıldı ve New York kenti ile ABD’nin güney sınırındaki kolluk personelleri de aksi durumda insanlar için çok tehlikeli görülen alanları keşfetmek için bu dört ayaklı robotlara yöneldi.

Yine de CERN, yeni Robodog’unun robot ailesindeki diğer modellere dönük ihtiyacı tamamen ortadan kaldırmasını beklemiyor. Bunun yerine çeşitli robotlar birlikte çalışacak ve kendilerine özgü becerilerle, bilimsel keşif sürecini hazlandırmaya dönük bu nihai hedefte bulunan boşlukları dolduracaklar.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir