CHP Karabük Milletvekili Cevdet Akay, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda; “Hıfzıssıhhayla ilgili, aşı üretimiyle ilgili faaliyetlere yoğunlaştınız fakat Refik Saydam Hıfzıssıhha Enstitümüz keşke kapatılmasaydı, yanılmıyorsam 2011 yılında atıl duruma geldi, ne kadar önemli bir enstitü olduğunu hep beraber anladık. Dolayısıyla, buradaki aşı üretimiyle ilgili çalışmalarınıza hız vermeniz, AR-GE harcamaları için ödenek tahsis etmeniz çok önemli. Buradaki ödenek miktarlarının da artırılması gerektiğini düşünüyorum, bunu da yetersiz bulduk” dedi.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda, Sağlık Bakanlığı’nın 2024 bütçe teklifi görüşülüyor. Görüşmelerde söz alan CHP Karabük Milletvekili Cevdet Akay, özetle şunları söyledi:
“TÜRKİYE İLAÇ VE TIBBİ CİHAZ KURUMU’NA AYRILMIŞ BİR BÜTÇE YETERSİZ, BİZ KENDİ İLAÇLARIMIZI DA ÜRETMEYİ BAŞARMALIYIZ, LİSANSLAMALIYIZ”
“Genel bütçe içerisinde Sağlık Bakanlığı’nın bütçesine yani merkezi bütçe olarak baktığımızda Sağlık Bakanlığı’na 732 milyarlık bir bütçe var. 11 trilyon 911 milyarlık genel bütçe büyüklüğü içerisinde de yüzde 6,15 civarın da bir büyüklüğe sahip. Tabii ki alt kalemlerde baktığımız zaman, Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu’na ayrılmış bir bütçe var, 1 milyar 298 milyon. Bu rakamı düşük bulduk, gerçekten biz kendi ilaçlarımızı da üretmeyi başarmalıyız, lisanslamalıyız. Bu rakamların yukarıya çıkması açısından da buradaki ödeneklerin aktarılması, lisans başvurularının artması ve Sağlık Bakanlığı’nın da uygun görülen lisanslama işlemlerini yapması önem arz ediyor.
“SAĞLIK TURİZMİNDE BİR SORUN OLDUĞUNDA ORTADAKİ SORUNLA İLGİLENEN KİMSE YOK”
Sağlık turizmiyle ilgili yurt dışından gelen hastalarımız var fakat uygulamada baktığımız zaman buraya ticari olarak intikal etmiş, böyle aracılar var yani 3-4 aracı var; tedaviye geliyorlar, sorun olmadığı zaman tedavilerini yapıp gidiyorlar fakat bir sorun olduğu zaman ortada bu sorunla ilgilenen kimse yok. Bu, pratikte yaşanan bir sorun. Bu konunun özellikle denetlenmesi, Sağlık Bakanlığı tarafından buraya eğilinmesinde fayda olduğunu görüyorum.
“UFAK RAHATSIZLIKLARLA BİLE ACİLDEN GİRİŞTE CİDDİ RAKAMLAR VAR; BU RAKAMLARIN DÜŞÜRÜLMESI LAZIM”
Ülkemizde bir kişinin yıllık olarak hastaneye gitme süresi ortalama 11,7 yani bir hastamız, bir kişi yılda yaklaşık 12 kere hastaneye tedaviye gidiyor; bu rakam da yüksek bir rakam. Bu rakamın da önüne geçmek için koruyucu hekimlik sisteminin geliştirilmesi gerekir diye düşünüyorum yani aile hekimlerine de burada çok önem düşüyor, hastamızın tedavisi orada problemlerini giderecek tarzda olmalı. Eskiden olduğu gibi sevk sisteminin getirilip bir disipline edilmesinde fayda var çünkü ufak rahatsızlıklarla bile acilden girişte ciddi rakamlar var; bu rakamların düşürülmesi lazım.
“ASKERİ HASTANELER GİBİ İHTİSAS HASTANELERİMİZİN TEKRAR FAALİYETE GEÇMESİNİ ÖNEMSİYORUZ”
Eskiden askeri hastanelerimiz vardı, şimdi GATA gibi kuruluşlar Sağlık Bilimleri Üniversitesi bünyesi içerisinde görevlerine devam ediyor. Biz bu sistemin tekrar uygulamaya geçmesinde fayda olduğuna inanıyoruz çünkü askeri hastanelerdeki uzman doktorlar hakikaten kolay yetişen doktorlar değil, bunlar sahada, terörle mücadelede ve ya çatışmalarda tecrübe kazanmış doktorlar, sıradan doktorların yapabileceği işler değil; her ne kadar seyyar hastaneler kurulsa da acil birim merkezleri kurulsa da böyle ihtisas hastanelerimizin tekrar faaliyete geçmesini önemsiyoruz.
“HIFZISIHHADAKİ AŞI ÜRETİMİYLE İLGİLİ ÇALIŞMALARINIZA HIZ VERMENİZ, AR-GE HARCAMALARI İÇİN ÖDENEK TAHSİS ETMENİZ ÇOK ÖNEMLİ”
Hıfzıssıhhayla ilgili, aşı üretimiyle ilgili faaliyetlere yoğunlaştınız fakat Refik Saydam Hıfzıssıhha Enstitümüz keşke kapatılmasaydı, yanılmıyorsam 2011 yılında atıl duruma geldi, ne kadar önemli bir enstitü olduğunu hep beraber anladık. Dolayısıyla, buradaki aşı üretimiyle ilgili çalışmalarınıza hız vermeniz, AR-GE harcamaları için ödenek tahsis etmeniz çok önemli. Buradaki ödenek miktarlarının da artırılması gerektiğini düşünüyorum, bunu da yetersiz bulduk.”